Hakkari-Van yolu tam bir işkence. İşkencenin dozunu arttıran sıklaşan güvenlik kontrolleridir. Bildiğiniz gibi geçmişte Yeniköprü’de bazen vatandaşlarımız 4.5 saat bekletiliyorlardı. Birkaç gün önce bir toplantıya katılım sağlamak ve uçağa yetişmek üzere dolmuş ile yola koyulduk.
3.5 saat süren yolu hesaplayarak Hakkari’den çıkış yaptık. Depin-Yeniköprü-Bebleşin-Albayrak-Hoşab-Kurubaş… Tüm bu güvenlik noktalarında biriken kuyruk sonrası kimlik kontrolünden geçtik. Ve nitekim uçağa son dakika zor yetişebildim.
Güvenliğin sağlanması hepimizin faydasınadır. Her hafta uyuşturucu yakalanıyor. Tahin ve balkabağın içine bile uyuşturucu koyuluyor. Tüm bunlara kimsenin itirazı olamaz. Lakin 3 saatlik yolda 5.6 noktada denetim ve kontrol vatandaşı oldukça sıkıyor. Van-Hakkari arası yolculuk yapan vatandaşlarımızın çoğu hasta ve uçak yolcularıdırlar. Hastalar aciz, yolcular geç kalabiliyorlar. Gelişen dijital sistemler devreye koyularak bu tür kontrollerin hafifletilmesini vatandaş ısrarla istiyor.
Birlikte yolculuk yaptığımız yaşlı bir amca, “Biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz. Pasaport ister gibi her noktada kimlik kontrolü bizi canımızdan bezdirdi. Yeni çıkarttığımız kimliklerimiz şimdiden yıprandı. Böyle devam ederse kimliklerimizi kolye gibi boynumuzda taşıyacağız. Hastanede randevum vardı ama ben geç kaldım.” Şeklinde dert yandı.
Yapılan her denetim ve kontrol vatandaşın can ve mal güvenliği içindir. Eyvallah, buna diyeceğimiz yok. Ama lütfen bizi eskiye, yaşanan acılara doğru götürmeyin. Her saat başı Van-Hakkari arası yoğun bir dolmuş trafiği yaşanıyor. Vatandaşa zorluk çıkartılmamasını, kontrollerin biraz daha hafifletilmesini bekliyoruz.
