Ankara’da patlama oldu hepimiz kan ağladık.
Zonguldak’ta göçük meydana geldi hepimiz isyan ettik.
Hakkari ve Şırnak’ta gençlerimiz şehit oluyor hepimiz yas tutuyoruz.
Van’da deprem oldu tüm Türkiye ayağa kalktı.
Sivas’ta katliam yapıldı hepimiz sokaklara döküldük.
Uludere’de insan parçaları sınıra yayıldı herkes yazık, günah dedi.
Çorum’da, Çanakkale’de, Yozgat’ta, Tunceli’de… Nerede olursa olsun her kıyım ve kayıpta hepimiz birlikte ağladık.
Ve şimdi Adana… Adana yandı biz öldük. Senin oğlun, benim kızım, onun yeğeni, onun kardeşi ne fark eder ki? Hepsi öğrenci ve bizim çocuklarımız. Ülkeye faydalı olmak, ailelerine katkı sunmak, huzur içerisinde yaşamak için okumak isteyen ve diri diri feci şekilde yanarak ölen çocuklarımız…
Bu olaylardan ders çıkartarak ve Adana olayını bahane ederek farklı bir mesaj vermeye çalışacağım. Aslında biz bir bütünüz. Bu sabah Gazi mahallesinde annemleri ziyaret ederken birçok mahalle sakini yaşlı kadınlar etrafımda çember oluşturdular. Dizlerine vurarak gözyaşı döktüler. Oysa hiçbiri Adana gitmiş değil, Adana’lı da değildi.
Sanatçı İsmail Türüt’ün bir şarkısı vardı; “Erzurum’da kar yağsa Rize’de üşüyorum.” Biz bir bütünüz, ülkemizi de çok seviyoruz. O zaman neyi paylaşamıyoruz. İç huzursuzluğumuz, iç çatışmamızla birbirimizi neden tüketiyoruz?
Ankara Garı patlamasında Hakkari yas tuttu. Van depreminde Türkiye seferber oldu. Et ve tırnak gibiyiz. Birbirimizi sevmiyor gibi görünsek de aslında büyük bir sevdayla bağlıyız birbirimize. Bizi birbirimize kışkırtan, ur gibi kemiren rantçı ve fitne zihniyetlerin oyununa gelmemeliyiz.
15 Temmuz darbesini gerçekleştirmek isteyen FETÖ terör örgütüne karşı hepimiz birleşmedik mi? Hakkari hükümet konağı önünde demokrasi nöbeti tutan Ak Parti-CHP-HDP’lileri yan yana gördüm. Siyasi görüşleri farklı olsa da mesajları aynıydı; “Ülkemizi yıktırmayız”…
Her zaman derim. Sevgi en güçlü silahtır. Kaleşnikofun mermisi bittiğinde etkisi de biter ama sevginin kurşunları bitmez. Adana’da çocuklar ölünce Hakkari geceyi uykusuz ve ağlamaklı geçiriyor ise biz birbirimizi çok seviyoruz demektir.