Bu konuya çok kez değindim çözüm gelmedikçe de değinmeye devam edeceğim. Hakkari’de yaşam normale döndü. Kepenk kapama dönemi sona erdi. Biber gazı yerini yağmurlu toprak kokusuna bıraktı. Karlar eriyor ve çiçekler filizleniyor. Mutlu bir bahar bizi bekliyor.
Tüm bu güzel gelimleri gölgeleyen, bizi acımasız konuma iten “kira acımasızlığımız” var. Hakkari’de kiralar çok yüksek. Ve bundan herkes şikayetçi.
Mersin Erdemli’de denize sıfır bir dairenin kirası 700 lira.
Hakkari Merzan mahallesinde bir daire 750 lira.
Antalya Alanya Mahmutlar’da denize sıfır bir dairenin kirası 500 lira.
Hakkari Gazi Mahallesinde bir dairenin kirası 650 lira.
Ankara Keçiören’de bir dairenin aylık kirası 600 lira.
Hakkari Pehlivan mahallesinde 700 lira.
Buna benzer birçok örnek verebilirim. Türkiye’de en pahalı kent, taşı toprağı altın dediğimiz İstanbul’dur. Ama Hakkari’de fiyatlar İstanbul’u aratmıyor.
Bizde sobalı evler 450 liradan başlıyor. Hadi bunu geçtik, ya dükkan ve işyeri fiyatları… Hakkari şehir merkezinde 500 bin liraya normal bir dükkan satın alamazsınız. 3 katlı bir bina ise 800 bin liraya satılıyor.
Köyden kente olan göç beraberinde bir çok sıkıntı doğurdu ama emlak sektörünü teğet geçti. Aynı sıkıntı komşu ilimiz Van’da da yaşanıyor. Van’a büyük göç ve rağbet var. Van’ın haklı konu mu da olabilir. Lakin Hakkari’nin konumu belli. Buradan ötesi yok gayri.
Adı fırsatçılık ve mecburiyet diyebileceğimiz bu durumdan sıyrılmamız gerekiyor. Kiracı olan kişi evi barkı olmayan, maddi imkanları cılız olan kişi demektir. Yüksek kira onların ekmeğini eksiltmektir. Bina ve dükkan sahiplerini biraz vicdanlı olmaya davet ediyorum. Unutmamalıyız ki öldüğümüzde binalarımızı ve servetimizi beraberimizde götürmeyeceğiz. Mazlumun ve garibin duası en büyük kardır. Hakkari’liye acımasızlık yakışmıyor.
Bir metreküp hazır beton ilimizde 150 lira iken Van’da 100 lira dır.
Sebze ve meyve de de fiyat farkı çok fazla. Gerekçeleri nakliye…
Konut, kira ve bina fiyatlarını uçuran sebeplerden biri de kentsel dönüşüme geçiş yapamamamızdır. TOKİ Türkiye’de her bölgede yatırımlar yapıyor ama nedense Hakkari’ye girmiyor.
Otluca yolu üzerinde depremzedeler için yaptırdıkları 70 metrekare ile sınırlandırdıkları ufacık dairelerde 10 nüfuslu aileler yaşam mücadelesi veriyor. Kısacası hepimizin eksikleri ve yanlışları vardır. Bu yanlışlardan kurtulmak yine bizim elimizde.