Hakkari, kadim tarihi, eşsiz doğal güzellikleri ve sıcakkanlı insanlarıyla öne çıkan bir şehrimizdir. Ancak, uzun yıllardır süregelen yapısal sorunlar ve yönetimsel eksiklikler, halkımızın potansiyelini tam olarak ortaya koymasının önünde ciddi engeller teşkil etmektedir.

Hakkari halkı, artık sorunların çözüme kavuştuğu, refahın arttığı ve kültürel değerlerine sahip çıkılan bir kent yönetimi arayışındadır. Bu arayışın temelinde, işsizlik, deprem güvenliği, göç, kültürel yozlaşma ve altyapı eksiklikleri gibi hayati önem taşıyan sorunlara yönelik somut ve sürdürülebilir çözümler üretme beklentisi yatmaktadır.

İşsizlik: Gençlerin Geleceğini Karartan En Büyük Engel
Hakkari'nin en yakıcı sorunlarının başında işsizlik gelmektedir. Özellikle genç nüfusun yoğun olduğu şehrimizde, iş imkanlarının yetersizliği büyük bir sosyal ve ekonomik sorun yaratmaktadır. Oysa Hakkari, yeraltı ve yerüstü zenginlikleri, tarım ve hayvancılık potansiyeli ile önemli bir üretim merkezi olabilecek niteliktedir.

Madenler başta olmak üzere fabrikaların kurulması, enerji üretim tesislerinin hayata geçirilmesi, tarım ve hayvancılığın modern yöntemlerle desteklenmesi işsizliğe karşı en etkili çözümler olacaktır. Ancak bu potansiyeli harekete geçirecek, kaynakları doğru yönetecek vizyoner ve ehil bir kentsel yönetim anlayışına ihtiyaç duyulmaktadır. Eğitimli, bilgili, çalışkan ve deneyimli kadroların yönetimi devralması, Hakkari'nin ekonomik kalkınması için hayati bir zorunluluktur.

Deprem Gerçeği ve Güvenli Konut İhtiyacı
Hakkari'nin bir diğer önemli sorunu ise deprem güvenliğidir. Deprem kuşağında yer alan şehrimizde, halkımızın modern ve güvenli konutlarda yaşaması en temel haklarından biridir. TOKİ'nin başlattığı küçük ölçekli projelerin yetersiz kaldığı açıktır. Bu projelerin kapsamı genişletilmeli, kent genelinde yaygınlaştırılarak tüm vatandaşlarımızın depreme dayanıklı konutlara sahip olması sağlanmalıdır. Kentsel dönüşüm projeleri, halkımızın mağdur edilmeden, adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmelidir.

Göçün Acı Bilançosu ve Terörün Gölgesi
Hakkari'nin kanayan yaralarından biri de yoğun göç sorunudur. Halkımızın evini, toprağını terk ederek büyük şehirlere göç etmesinin temelinde yatan nedenlerin başında terör ve terörü bahane eden baskılar gelmektedir.

Bu sorunların çözümü, öncelikle halkımızın özgür iradesiyle hareket ederek, ütopik ideolojileri ve sahte vaatleri reddetmesiyle mümkündür. İnsanlığın ortak evrensel değerleri etrafında birleşmek, Hakkari halkının huzur ve güven içinde yaşamasının yegane yoludur.

Kültürel Kimliğin Korunması ve Özgürce Yaşanması
Hakkari halkının en temel haklarından biri de kendi kültürü, edebiyatı, müziği ve tarihi değerlerini özgürce yaşamaktır. Ancak, kadim kültürümüzün yozlaştırılmasına yönelik çeşitli operasyonlar ne yazık ki devam etmektedir.

Özellikle, toplumu görgüsüzleştiren, kültürü aşağılayan ve geleneklerimizle bağdaşmayan abartılı düğün törenleri bu yozlaşmanın bir örneğidir. Oysa Hakkari düğünleri sadeliği, görkemi ve asil yapısıyla bilinir. Düğünlerde toplumsal dayanışma ön plandadır ve yardımlar gizlilik içinde yapılır.

Hakkari halkı, bu tür yozlaştırıcı etkilere karşı kendi değerlerine sahip çıkarak bir dayanışma örneği sergilemelidir. Aynı şekilde, ebediyete intikal edenleri uğurlama törenlerimizde sergilenen birlik ve beraberlik, Hakkari halkının ortak acısını ve dayanışma ruhunu en güzel şekilde yansıtmaktadır.
Kültürel kimliğimizin korunması için dil, eğitim, yönetim ve statüde anayasal eşitlik hakkının güvence altına alınması elzemdir.

Halkımızın ulusal değerlerini özgürce yaşaması, kendi kimliğiyle var olması en doğal hakkıdır. Kasıtlı üretim ve statükocu derin devlet patentli örgütler eliyle dayatılan yabancı ideolojilerin etkisinden kurtulmak, yine halkımızın kendi öz gücüyle mümkün olacaktır.

Altyapı ve Çevre Sorunları: Yaşam Kalitesini Tehdit Eden Unsurlar
Hakkari halkının günlük yaşamını olumsuz etkileyen bir dizi altyapı ve çevre sorunu da bulunmaktadır. İçme ve kullanma suyu yetersizliği, çevre kirliliği, doğal kaynakların korunmasındaki eksiklikler, ağaçlandırma çalışmalarının yetersizliği, ulaşım sorunları, cadde ve sokaklardaki çamur, toz ve toprak sorunları ile evsel atık yönetimi gibi pek çok sorun çözülmeyi beklemektedir.

Hakkari'nin yaşanabilir bir kent haline gelmesi için bu sorunlara yönelik kalıcı ve sürdürülebilir çözümler üretilmesi gerekmektedir.

Çözümün Anahtarı: Ehil ve Vizyoner Kentsel Yönetim
Hakkari'nin tüm bu sorunlarının üstesinden gelmesi ve hak ettiği refah düzeyine ulaşması için tek bir anahtar vardır: Sorunların ve çözüm yollarının farkında olan, doğru çözüm projelerine sahip, ehil ve vizyoner bir kentsel yönetim anlayışının hayata geçirilmesi.

Eğitimli, bilgili, deneyimli ve halkına hizmet etmeyi ilke edinmiş kadroların yönetimi üstlenmesi, Hakkari için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.

Hakkari halkı, artık günü kurtaran değil, geleceği inşa eden bir yönetim anlayışı istemektedir. Kendi öz değerlerine sahip çıkan, gençlerine iş imkanları yaratan, güvenli konutlar sunan, göçü tersine çeviren, kültürel kimliğini koruyan ve modern bir altyapıya sahip bir Hakkari hayali kurmaktadır.

Bu hayalin gerçekleşmesi, ancak halkımızın iradesiyle seçeceği ehil yöneticilerle mümkün olacaktır. Hakkari, potansiyelini açığa çıkaracak doğru yönetimle, yeniden yeşerecek ve bölgenin parlayan yıldızı olacaktır. Nevzat KIZILBAN İzmir Büyükşehir belediyesi