Keşke söylemek yerine hep yazmak olsaydı. Kendimi ifade edemiyorum. Aklımdan geçenleri sözcüklere aktaramıyorum.
Bu konuda çok zorlanıyorum. Toplum önünde hiç rahat davranamıyorum. Çok kasılıyor ve sürekli terliyorum. Endişe kat sayım sürekli artıyor.
Bu sözler hiç de yabancı değil. En usta hatipten yeni başlayan birine kadar çoğu insan bu duyguları yaşamıştır. Bunu en çok yaşayanlar ise göreve yeni başlayan kişiler ve özellikle öğrencilerdir.
Öğretmenlik mesleğinin esaslarından biri de iyi bir hatip olabilmektir. İkna kabiliyeti iyi ve kontrolü ele alabilmekten geçer. Hatip olma düzeyiniz iyi ve inandırıcılığınız yerinde ise kontrolü sağlamanız kolaylaşacaktır. Konuşma esnasında kontrolü sağlamak için;
- Uzman kişilerden yardım alabilirsiniz.
- Daha iyi bir konuşma için planlama yapabilirsiniz
- Bol tekrar yaparak konuşmanızı denetim altına alabilirsiniz
- Kısa notlar yanınızda bulundurarak konuşma sıranızı düzenleyebilirsiniz.
- Nefes egzersizleri yapabilirsiniz.
- Çevrenizdeki iyi hatiplerden öneriler alabilirsiniz. Vs.
Öğretmenlik mesleğinde sınıf kontrolünün esas noktası iyi bir konuşmacı olmaktan geçer. Öğrencilere kendinizi dinletebiliyorsanız sınıf kontrolü konusunda sıkıntı yaşamazsınız. Bunun için derse hazırlıklı girmeniz ve planlı davranmanız işinizi kolaylaştıracaktır.
Hatip olma konusunda ayna terapisi kullanmak işe yarayacaktır. Bence en temel nokta hitap edeceğiniz toplumu bilgi seviyesi bakımından kendinizden aşağı görmenizdir. Bu konuya kendinizi inandırınız. Bunu başarırsanız konuşma esnasında daha rahat olduğunuzu göreceksiniz.
Bu size güven getirecektir ve söylemek istediklerinizi daha kolay söylemenizi sağlayacaktır. Aşağı görmekten kastım dinleyicileri küçümsemek değildir.
Sadece işin uzmanı olduğunuza ve bilgi seviyenizin yeterli olduğuna kendinizi inandırmanızdır. Ders anlatırken en büyük prensibim “biri bana bu konuyu anlatsaydı nasıl anlardım” şeklinde düşünüp konuyu o şekilde anlatmaktır. Emin olun bu şekilde düşünmek sizi daha iyi bir hatip kılacaktır.
İyi bir konuşmacı, düz anlatıcı değildir. Konuşması esnasında;
- Vurgulara dikkat eder,
- Olaya heyecan katar,
- Sözcüklerin telaffuzuna dikkat eder,
- “u”ları “o” ,”o”ları “u” yapmamaya özen gösterir ☺(Sadece bir tebessüm)
Sevgili öğrenciler sorulan sorulara cevap vermek adına içinizde fırtınaların koptuğunu biliyoruz. Cevap verme adına kendinize güveniniz.
Yanlış yapmaktan korkmayınız. İnsanlar yanlış yapa yapa doğruyu bulmaya programlanmıştır. Yorum yapmaktan kendinizi alıkoymayınız. Kapasiteniz ne olursa olsun hayat konusunda bir fikriniz vardır. Bu fikrinizi açığa çıkarmaktan çekinmeyiniz. Demem o ki konuşmakta yazmak gibidir.