Demokrasi ne zaman
TBMM yine TPLM oldu
Anayasa değişikliği ile ilgili, maraton tamamlandı.
Kavgalı, yumruklu, küfürlü mücadelelerle sürdü. Değişiklik paketi DTP'nin yararına olan maddenin iptali ile tamamlandı.
Öyle ya bütün maddelerin içinde sadece parti kapatmayı zorlaştıran madde yeterli sayıyı bulamadı.
Tabii ki AKP isteseydi oda geçerdi.
Neyse konumuz TBMM'nin TPLM olduğu iddiası görünüm vede uygulamalarının bir kez daha ispatlanmış olmasıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi şimdiki halk arasında kulislerde, kahvede, pazarda, Türkiye Parti Liderleri Meclisi olarak değerlendiriliyor.
Bunun başlıca 3 nedeni var.
Birincisi: Seçimlerde siyasi partiler yasasının öncelikli hükmü olan önseçim yerine ihtiyati hüküm olan merkez yoklamalarının tercih edilmesi. Parlamentoda bu gün gurubu bulunan siyasi partilerin genel ve yerel seçimlerde adaylarını parti lideri vede onun yakın çevre kadrosu belirliyor. Dolayısı ile bir sonraki seçimde liste dışı kalmaması için seçilmişler onu seçen asil halkın değilde halkın vekili olan lider ve yönetim kadrosuna göre hareket eder. Halkın ihtiyaç ve istemleri için değil liderlerin gözüne hoş görünmek için onun istediği doğrultuda hareket eder olmasından TPLM deniliyor. İkincisi: parlamentoda ve başkentteki çalışmalarında parti ve gurup yönetim kurulunun kararına uygun konuşur ona göre hareket eder.
Üçüncüsü: gelen yasa önerisi teklifler ne kadar olumlu olursa olsun veya ne kadar olumsuz olursa olsun vekil kendi inanç ve düşüncesine göre karar verip oy kullanamıyor. Lider veya gurup yönetimi hangi yöne çekerse vekil ona göre oy kullanır işte Türkiye Parti Liderleri Meclisi yakıştırması bunun için yapılır.
Şimdi Anayasa değişikliği oylamalarına bakalım.
Değiştirilen 27 maddeyi beğensin beğenmesin AKP'nin 330 milletvekili yorumsuz EVET dedi.
CHP'li 99 milletvekili yorumsuz tartışmasız oylamayı boykot etti.
MHP'nin 70 milletvekili firesiz HAYIR dedi.
BTP kendisine en çok yarayan parti kapatmayı zorlaştıran maddesi dahil boykot etti.
Parti disiplini kural belli konularda birliktelik ister bu doğru.
Partinin programına, tüzüğüne, merkez yönetim ve parti meclisi kararına uymak zorunludur buda doğrudur. Meclis parti gurubu kararlarına uymak elbette ki hem zorunlu hem erdemliliktir.
Ancak Anayasa değişikliği ile ilgili oylamaların kuralları farklıdır.
Oylama gizli yapılır.
Oylama için gurup kararı alınamaz.
Oylama farklı tarihlerde iki kez tekrarlanır.
Yani parti, lider, gurup, tüzük, program bu yasama işlevinin dışında tutulmuştur. Anayasanın hükmü budur. Kanun koyucu bu kuralı vekil özgür iradesini kullansın diye kesin karar olarak getirmiştir.
Anayasalar bir partinin bir gurubun etnik ve inanç ölçülerinin dışında toplumsal mutabakat sözleşmeleridir.
Adı üzerinde mutabakat sözleşmeleri.
Sayın Başbakan her kese EVET oyu verdirdi. Zorlamı hayır. Grup toplantılarındaki konuşmaları ile.
Sayın Baykal Milletvekillerine oy kullandırtmadı, ne evet nede hayır için.
Sayın Bahçeli tümüne tam kadro ile hayır oyu verdirdi.
BDP'de firesiz katılmadı.
Şimdi elimizi vicdanımıza koyalım. AKP'den bu değişikliği içine sindiremeyen yok mu şüphesiz var.
CHP'de bu değişiklikleri beğenen yok mu bal gibi var.
MHP ve BTP dede aynı.
Beyinlerin aynı ölçülerde evet hayır ve katılmama sonucunun açıklanması işte meydanda.
Hakimiyet kayıtsız milletindir.
Ancak:
Parti liderlerinin hazırladığı listelere noter gibi evet deme için
TBMM'de liderlerin istediği renkte oy vermek. İçin.
Liderin her hareketini tartışmasız kabullenmek için;
Aksi halde lider seçime giderim der ve listeleri ben hazırlarım der.
İşte o zaman Akan sular durur.
TBMM'de TPLM konumuna bunun için döner ve durur.
İşte Anayasa değişikliği oylamalarının sonucu ve gerçekleşmeyen demokrasi.
Bunun aksini iddia eden kimse çıkamaz bu günkü meclisimiz ve demokrasimizde.
YARIN DEMOKRASİ NE ZAMAN (1)