Renkli kişiliği ve siyasi nezaketiyle tanıdığımız CHP İl Başkanı Mehmet Baş’ın çok iyi bir futbolcu olduğunu biliyor muydunuz? Biz her ne kadar sporu ve futbolu konuşmak için buluştuysak da siyaset onda bir sevda bir aşk haline gelmiş ve zaman zaman sporun dışına da çıkıverdik.
Mehmet Baş kimdir. Kendinizi tanıtırımsınız?
1965 Hakkâri merkezde rahmetli Mustafa Alp’ın evinde dünyaya geldim. İlkokulu Cumhuriyet ilkokulunda, ortaokulu Hakkâri lisesinde, liseyi de Ticaret Meslek Lisesinde bitirdim. İşadamı olarak piyasaya atıldım ve genç yaşta siyaset ile bütünleştim. 11 yıl DSP İl Başkanlığını yaptım. Şu an CHP Hakkâri il Başkanlığı görevini yürütmekteyim. Arap kökenli biriyim, Hakkâri’de dünyaya geldim burada yaşıyorum. Hakkâri ve halkını çok seviyorum.
Futbola ne zaman başladınız futbol hayatınızı bizlerle paylaşabilirimsiniz?
Futbola Hakkâri’nin değişik mahallelerinde oynayarak başladım. Ticaret Meslek Lisesi okul takımına seçildim. Daha sonra Zeki Noyan’ın kurduğu Hamam Spor’da devam ettim, sol açıkta oynuyordum sol ayağım çok kuvvetliydi. Ardında Zapspor genç takımından oradan A takımında futbol hayatıma devam ettim.
Zapspor lisansım hala duruyor. Futbolu 1981 yılında üniversite sınavına gitmek için arkadaşım, kardeşim, can dostum Ömer Algül’le Van yolunda kaza yaptım o kazada canımdan çok sevdiğim arkadaşımı kaybedince futbola son noktayı koydum. Rahmetli Ömer Algül’e Allah'tan rahmet diliyorum mekânı cennet olsun.
Futbolu oynandığınız zamanlarda imkânlar nasıldı nasıl bir futbol hayatı vardı?
O zamanın imkânları çok kısıtlıydı istediğimiz bazı şeyleri bulamıyorduk, kendi imkânlarımızla baş başa kalıyorduk. Futbol sahası toprak sahaydı yâda tarlalarda maçlarımızı oynardık. Futbol topunu, poşetleri bir araya getirip yumak haline getirip futbol oynardık.
Arkadaşlık ortamı nasıldı?
Sıkı bir dostluğumuz arkadaşlığımız vardı, birbirimize çok bağlıydık. Yani dostluklarımız ve arkadaşlığımız kardeşlikten ötedeydi. Bir Arap kökenli olmama rağmen Hakkâri’de doğup Hakkâri kültürüyle büyümenin gururunu hep yaşadım ve de yaşıyorum.
Hakkâri futbolunu daha doğrusu sporu takip ediyor musunuz?
Evet, Hakkâri futbolunu üzülerek takip ediyorum. İlin tek sosyal aktivitesi olan spor maalesef yetkililerimiz tarafından sahipsiz bırakılmış kaderlerine terk edilmiş bulunmaktadır. Yetkililerin spor ve gençliğimize sahip çıkmamalarına çok üzülüyorum. Oysa spor barış, kardeşliktir. Spora siyaseti karıştırmamak lazım, spor evrensel bir olgudur.
Savaşın karşıtı barışın da dostudur. Oysa Spor Bakanımız Sayın Suat Kılıç’ın Hakkâri sporcularına sarf ettiği cümleleri kabul etmiyorum. Sayın Bakanı bu konu hakkında Hakkâri halkı ve spor camiasından özür dilemesini bekliyorum sonuçta özür dilemek en büyük erdemliktir. Bu konun takipçisi olacağım ve partimiz şu an soru önergesi vermiş bulunmaktadır.
Hakkâri sporun en büyük eksikliği, tesislerin olmayışı… Bu konuda neler söylemek istersiniz, düşünceleriniz nelerdir?
DSP iktidarda iken ben il başkanıydım. Hakkâri spor yönetiminde görev yapıyordum, Hakkâri sporu tarihinde ilk kez 2.lige çıkardık. İlimizin tek sahası olan futbol sahası topraktı, sahanın çim yapılması için Sayın Başbakanla bizzat görüşüp ödeneğini çıkartım ve ilimizin futbol sahasını çim sahaya dönüştürdük.
Onun içindir ki siyaset görüşü ve düşüncesi ne olursa olsun spor siyasete alet edilmemeli. İlimize yeni atanan sayın valimizle görüşeceğim ayrıca Hakkâri sporu için çalışmalar yapmaktayım ve her platformda Hakkâri sporun içinde bulunduğu durumu dile getiriyorum.
Spor Bakanımız Sayın Suat Kılıç’ın defalarca basında ilimiz Hakkâri spor hakkında beyanları olmuştur. Hakkâri’de tesis yapılacağı Hakkâri’den de artık Alexlerin çıkacağını belirterek tesisleşmede ilimize gereken yardımlar yapılacak ama şu ana kadar herhangi bir faaliyetleri olmadı. Bu konudaki beyanları hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Şimdi burada Sadece Sayın Bakanın düşünceleri değil hükümetin bakış açısı da değişmiş.Bunun nedeni de siyasetten alamadıkları oy potansiyelidir. Yani Hakkâri bir anlamda ambargo uygulanmıştır. Başta ta belirtim spor evrenseldir sporun dili, dini, ırkı bulunmaz, spor kardeşliktir, birliktir beraberliktir…
Futbol yaşantınızda bir anınızı bizlerle paylaşa bilirimsiniz?
Çocukluğumuz çok enteresan bir yapıda başladı dostluğumuz çok sıkıydı. Şimdi anılarımı anlatsam inanın kitaplar yetmez ama yinede birini sizinle paylaşayım.Liseler arası futbol müsabakalarında oynuyorduk.
Final maçını Yüksekova lisesiyle oynuyorduk ilk maçı deplasmanda 1–1 berabere kalmıştık.2’nci maç Hakkâri’de idi, Beden Eğitim öğretmenimiz Ümit hoca takımın başındaydı. Bende başparmağımdaki rahatsızlıktan dolayı kadroya alınmamıştım sakattım. Ümit hoca tüm ısrarlarıma rağmen oynatmadı müsabaka çok şiddetli yağmur altında oynanıyordu.
İlk yarı Yüksekova lisesinin 1–0 üstünlüğüyle bitti, ikinci yarı skor 1–1 oldu. Ben kenarda sürekli Ümit hocaya beni oyuna al dedim ama o kabul etmiyordu, maçın 85.dakikasında ısrarıma dayanamayıp beni oyuna aldı oyuna girer girmez Edip Cümbüş(cimbıl)lakabıydı ceza alanına öyle güzel bir orta attı ki bende o güzellikte bir vole ile topa vurdum. Top tam doksana gitti golü atmamla birlikte kendimi yerde buldum, tüm takım arkadaşlarım ve okul öğrencileri üstüme yıkılmıştılar maçı aldık. Şampiyon olmuştuk o anı hep hafızamda saklı kalıyor.
Haber sitemizi takip ediyor musunuz, spor köşemizi beğeniyor musunuz?
Evet, haber sitenizi sürekli takip ediyorum, güncel haberleri anında objektif bir şekilde vermeniz çok güzel. Spor köşenizde çok iyi beğenerek takip ediyorum. Buradan Hakkâri Haber TV yetkililerinden bir isteğim vardır; ilimize yerel bir televizyon kanalı açtırırlarsa çok mutlu oluruz bu konuda yönetim kurulunuza kendi şahsım olarak düşen bir şeyler varsa hazırım.
Sayın Başkanım yaşanmakta olan bir barış süreci var bu konuda düşünceleriniz nedir?
Yaşanmakta olan barış süreci ülkemiz ve halkımız için en önemli olaylardan biridir.36 yıldır anaların ağladığı, babaların ağıt yaktığı gençlerin öldüğü bir süreç yaşadık. Bu süreçte en büyük acıları yaşayanların başında Hakkâri ve Hakkâri halkı oldu. Yaklaşık 9 aydır silahların sustuğu ve kanın akmadığı bir süreyi geride bıraktık. Bu gelişme Hakkârili olarak beni çok ama çok memnun ediyor.
Yaşanan bu süreçle birlikte maalesef hükümet bir adım bile atmadı bunu hepimiz görmekteyiz. Oysaki barış getiriyorum demekle 36 yıllık akan kanın Türkiye’nin tek sorunu değil bir dünya sorunu bilmeleri gerekir. Sayın Başbakanın ağzında çıkan iki kelimeyle barış gelmez, barışın gelebilmesi için hükümetin bu topraklarda huzur, demokrasi, barışı sağlaması 76 milyon insanın tek arzusudur.
Hükümet bu ülkeye barışın gelmesini istiyorsa önce temelden başlaması gerek ve 36 yıldır Kürtlerin elinde alınan onurları için özür dilemesi gerek hükümetin bir an evvel adımlar atmasını bekliyoruz. Daha fazla kan, gözyaşı yaşanmasını istemiyorum. Bu temel sorunlarda bu başlıklarla dile getirebilirim:
1-%10 seçim barajının kaldırılması.2-Demokrasi ve insan haklarına saygı gösterilmeli.3-Milletin vekillerini millet seçsin.4-Düşünce ve ifade özgürlüğü güvence altına alınmalı.5-Toplantı, gösteri ve örgütlenme özgürlüğü geliştirmeli.6-Din ve vicdan özgürlüğü kurulsun, her inanca imkân tanınsın.7-Basın özgürlüğü sağlansın.8-Özel yetkili mahkemeler kaldırılsın.9-Tutuklu vekil ve belediye başkanlarına özgürlük verilsin.10-Gizli tanık hukukuna ve yasadışı dinlenmeye son verilsin.11-Faali meçhul cinayetler aydınlatılsın.12-Nevruz bayramı resmi bayram olsun.
Son olarak Hakkâri halkına ve spor camiasına söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?
Tüm Hakkâri halkına sağlık, mutluluk, savaşsız ve kanın akmadığı bir yaşam diliyorum. Hakkâri spor camiasına da sonsuz başarılar diliyorum. Umarım yaşadıkları bu sıkıntıları bir an evvel atlatırlar. Hakkâri sporun hak ettiği yere bir an evvel kavuşurlar bu duygularla tüm halkımıza sevgiler saygılar.
