Ülkemiz işsizlik açısından içler acısı bir durumdadır. Türkiye işsizlikte dünya beşincisidir. Biz bu ciddi soruna sadece Hakkari penceresinden bakacağız. Yapmış olduğum araştırmalara göre ilimizde 6500 kayıtlı, 20 bin de kayıt dışı işsiz var. Yani okumuş veya okumamış, yüksek lisans dahil 26.500 işsizimiz var. 60 bin nüfusa 26 bin işsiz ciddi bir rakamdır.
Nüfus patlaması ve işsizlik köylerin boşaltılmasıyla başladı. Hakkari’de her iki işyerinden biri netcafe’dir. Tüm işsizlerin vakit geçirmek için başvurdukları değişmez mekanlardır. Tüm gün hem kafe hem de kıraathanelerde okey oynamakla geçiriyoruz.
Hakkari’de piyasayı canlandıran tek gelir kaynağı memur maaşlarıdır. Komik ve acı ama gerçek. İlimizde tüm gün siftah yapmadan dükkanını kapatan esnaflarımız vardır. Binlerce Hakkari’li genç sadece iş bulmak umuduyla başka kentlere göç etmiş durumdadır.
100 tene güvenlik görevlisi için 3 bin, 20 tane temizlikçi için 5 bin kişi başvuruda bulunuyorlarsa bu acı bir işsizlik gerçeğidir. Hakkari, kötü şöhret yapmış bir kentimizdir. Buraya yatırım için gelmek isteyecek şirket ve holding olabileceğini sanmıyorum. İzmir’li bir iş adamı tekstil fabrikası projesini hayata geçirmek istedi yarıda bırakıp gitti. Ancak Hakkari’li Hakkari’ye katkı sunar.
Burada tavuk çiftliği, şeker ve çimento fabrikaları, özel hastane, tekstil fabrikası, mermer yatakları, çinko ve maden işleme tesisleri gibi birçok kalkındırmaya yönelik projeler hayata geçirilebilir. Bu alanlarda istihdam yapılarak işsizlik azaltılır. Siyasi sabıkalı kent olarak tanınmak işsizliği tetikliyor. Tepemizde heronlar, burnumuzda biber gazı ve sokaklarımızdaki ateş sönmedikçe bu işsizlik alır başını gider…