Deniz GEZMİŞ !
Yani kardeşlik köprüsünün mimarı,
Yani gençlik harekatının önderi,
Yani binlerce çocuğa adı verilen, yüzbinlerce gencimizin örnek aldığı devrimci.
Hayatını, ilkelerini, mücadelesini ders kitabı gibi ezber biliyor çoğumuz. O yüzden kendisini anlatmayacağım. Hakkari’de arkadaşlarıyla birlikte inşa ettiği köprü kısa bir süre önce çok değerli isimlerin bir araya gelmesiyle yenilendi. İstanbul adeta Hakkari’ye akın etmişti açılışta.
Devrimci Gençlik Köprüsü hergün onlarca insanımızın akınına uğruyor. Oradan geçen herkes hatıra resim çektiriyor. Dışarıdan gelen tüm konuklar orada mola veriyor. Şimdi çocuklarımız el ele tutuşarak koşarak geçebiliyor, çocuklarına “Deniz” adını koymak için gelinler geçiyor. Devrimci gençlik gözü gibi bakıyor ve selam duruyor.
1972 yılında idam edildi.
Hakkari’ye bıraktığı iz, gençliğe sunduğu emanet yaşıyor ve yaşatılıyor. Ne demişti ; “Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği,yaşasın işçiler, kahrolsun emperyalizm. Profesyonel devrimci bugünün Türkiye’sinde kendini hayatı boyunca Türkiye’nin bağımsızlığına adayan kimsedir.”
Dayım İbrahim TAŞ, Deniz Gezmiş’in yakın arkadaşıdır.
Onu anlattığında gözlerden yaşlar ılık ve mutlu akar.
Zaten oğluna da “Deniz” adını vermişti.
O Denizi de idam etmediler fakat öldürdüler.
Denize kurşun işlemiyor çünkü Deniz’ler hep çoğalıyor.
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarıyla ilgili çok şey yazılabilir. Zaten yazıldı, çizildi, belgeselleştirildi ve kitaplar yayınlandı. Beni duygulandıran tarafı Hakkari’de adını taşıyan ve yaşatan ölümsüz bir eserin oluşu, köprüye herkesin ilgi göstermesi ve bir müze ile türbe niteliğinde ziyaret edilmesidir.
Denizlerin kirlenmediği ve Deniz’lerin öldürülmediği bir ülke özlemiyle…