Değerli okurlarım bu hafta yazımızda sizleri baya bir maziye götüreceğiz. İlimizde futbolun oynanmaya başladığı ilk yıllara, Taa 1970 li yıllara gideceğiz hep beraber. Hakkâri futboluna emek vermiş olup, aramızdan ayrılarak hakkın rahmetine kavuşmuş üç değerli büyüğümüzü kaleme aldık.
Bu vesileyle hem kaleme aldığımız bu üç unutulmaz şahsiyetin anısını yaşatmış oluruz hem de bu üç değerli ağabeylerimizin şahsında futbolun hangi zorluklarla oynandığını günümüz nesillerine bir kez daha anımsatmış oluruz. Hakka yürüyen bu kardeşlerimiz Mustafa ATAY, Mehmet CEYHAN ve Sabri ERCİK… Yazımızı hazırlarken bu unutulmaz futbolcularımızın yaşamları ile ilgili bilgilerini değerli aile bireyleri ve halen yaşamakta olan takım arkadaşlarından aldık.
İlk olarak Mustafa ATAY’IN abisi hepinizin yakından tanıdığı Değerli büyüğümüz Basri ATAY’ la sohbetimize başladık. Kendisi çok genç yaşta aramızdan ayrılan kardeşi Mustafa ile ilgili konuşurken kelimelerin boğazından düğümlenerek çıktığını ve oldukça duygulandığını belirtmek istiyorum. Bu duygu ve özlem dolu sohbetimize bu şekilde başlamış olduk.
Mustafa ATAY
Mustafa ATAY Kimdir?
Basri ATAY(Mustafa ATAY’ Abisi):Kardeşim Mustafa 1949 yılında Hakkâri’de doğmuştur. İlköğretimini tamamladıktan sonra Ortaokul ve lise öğrenimini Hakkâri lisesinde tamamladı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazandığı yılda amansız bir hastalık olan kansere yenik düştü ve maalesef 05.07.1975 yılında vefat etti. Vefat ettiği yılda Vergi dairesinde memurdu. Hakkari’nin kanser hastalığından vefat eden 2. Yada 3. İnsanıydı. Rabbim rahmet etsin, mekânı cennet olsun inşallah.
Kardeşim uzun boylu, esmer, düz saçlı yakışıklı bir insandı. Arkadaşları onu hep Tarık AKAN’ benzetirdi. Tiyatro ve futbola inanılmaz düşkün biriydi.’’Karaların Memleketi, Buzlar Çözülmeden ve Ha babam Sınıfı’’ gibi tiyatro oyunlarında başrol oynamıştı. Çok renkli, sevecen, cana yakın, şakacı, hoş sohbet olup, herkes tarafından sevilen cesur ve yürekli bir kişiliği vardı.
1971 Sezonu şu anki Hakkâri Ticaret Lisesi yanı ilk şehir stadı
AYAKTAKİLER: Sabri ERÇİK, Erdem İLTER, Ekrem ÖZKAN, Hüseyin ÜMİT, Mustafa ATAY
OTURANLAR: Rahmi KESKİN, Mehmet CEYHAN, Necdet ERDOĞAN,
Mustafa ATAY’IN futbola başlangıcı ve oynadığı takımlar hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kardeşim herkes gibi futbolu çok seven bir insandı. Hakkâri Lisesi futbol takımının takım kaptanıydı. Kaleci olarak futbol oynadı ve ilk oynadığı takım Hakkâri Gücü’ydü. Kaleci iken oynadığı bir maçta kaleden kaleye attığı gol günlerce konuşulmuştu.
Nasıl bir futbol geçmişi olmuştu biraz bahseder misiniz?
İfade ettiğim gibi futbolu çok ama çok seven bir kişiydi. Arkadaşlarıyla futbol hayatlarının bir parçasıydı adeta. Kaleci olarak ta oldukça başarılı bir grafik çizerdi takımda. Hatta Yüksekova deplasmanında oynanan Yüksekova-Hakkâri Gücü maçında Yüksekova taraftarı bir türlü gol yemeyen kardeşimi korkutmak için kale arkasında sürekli kendisine yılan gösterirdi.
Kendisiyle futbol oynamış yakın arkadaşları kimlerdi?
Birlikte futbol oynadığı arkadaşları Cemil ZEYDANOĞLU, Cahit TUĞAN, Nejdet ERDOĞAN, Fazıl ÇETİN, Hüseyin ÜMİT Ve Şehit Mehmet CEYHAN hatırladığım isimler.
Rabbim uzun ömür verseydi sizce nasıl bir futbol geleceği olurdu?
Tahminimce oldukça parlak bir futbol geleceği olurdu çünkü futbolu çok seviyordu,büyük bir ilgisi vardı futbola ve çok başarılı bir kaleciydi.Ancak maalesef aramızdan çok erken 23 yaşında ayrılmış olması buna izin vermedi.
Yukarıda da ifade ettiği gibi Basri abi konuşurken oldukça duygu yüklüydü ve kelimeler adeta boğazında düğümlenerek konuşuyordu, Sohbetimize halen yaşamakta olan Mustafa ATAY’ın takım arkadaşı ve Yılmaz ERDOĞAN’IN amcası Necdet ERDOĞAN İle Sürdürdük, o’da kendisini maziye götürdüğümüz bu sohbette oldukça duygu yüklü bir atmosfere kapıldı ve güçte olsa sorularımıza içten ve özlem kokan cevaplar vererek katkı sağladı.
1971-Orhan ALBAYRAK, Hamza KANDAŞ, Hüseyin ÜMİT, Mustafa ATAY, Kerim OKTAY,M.Şerif KARAMAN
Mustafa ATAY- Mustafa SARI
Takım Arkadaşınız Mustafa ATAY hakkında bizlere bilgi verebilir misiniz?
Hem Mustafa hem de Mehmet CEYHAN yakın arkadaşımdı. Bizlerle birlikte o dönemde oynayan kardeşim Sabri GÜLTEKİN’ İDE unutmamak gerek. Mustafa hem akrabam hem de sınıf arkadaşımdı. Çok dürüst, sevecen, neşeli, ilişkilerinde oldukça müspet sağlam bir arkadaşımızdı. Bizimle aynı takımda değildi.22 Nisan futbol kulübü futbolcusuydu yani rakip takım arkadaşımızdı. Biz ise Hakkâri Gençlik futbol takımında oynuyorduk. Çok hırslı ve oldukça iyi bir kaleciydi. Ayrıca çok inatçı ve agresifti, yenilgiyi asla kabullenmeyen kazanma arzusu olan bir futbolcuydu. Üzerinde durulsa ve ömrü uzun olsaydı eminim çok iyi bir futbolcu olacaktı.
Arkadaşınız Mehmet CEYHAN hakkında neler diyeceksiniz?
Mehmet kardeşim halkımızın bilgisi var mı yok mu bilmiyorum ama yinede söyleyeyim 1974 Kıbrıs Barış Harekâtına katıldı ve 20 Temmuz 1974 te Kıbrıs savaşında şehit oldu. Türkiye’nin ilk şehitlerinden biridir. Esprili, oldukça cana yakın bir arkadaşımızdı. Ayrıca çok iyi bir orta saha oyuncusuydu.
Mehmet ile aynı takımda Hakkâri Gençlik spor da top oynadık.22 Nisan futbol takımı-Hakkâri Gençlik maçları çok çekişmeli geçerdi. Ayrıca Askeriye takımı ile oynadığımız maçlar çok çetin geçerdi. Seyircilerin maçlara olan ilgisi oldukça fazlaydı.70 Yaşındaki, büyüklerimiz bile maçları kaçırmazdı. Zor koşullarda 7 -8 kişilik sahalarda maç yapardık. Kendi diktiğimiz forma ve şortlarla ve zor şartlarda temin ettiğimiz toplarla maç oynardık. O dönemde Hakkâri emniyet müdürü rahmetli
Hayri İRDEL futbola çok katkı sağladı. Kendisi Beşiktaş’ta hem futbol oynadı hem de yöneticilik yaptı. Bizlere oldukça çok malzeme getirdi. Hakkâri futboluna emeği gerçekten çok büyük oldu. Bizlere emeği çok fazla oldu ve futbolu bizlere o öğretti. Allah rahmet etsin inşallah.
Sabri ERCİK hakkında neler diyeceksiniz?
Çok sevdiğimiz değerli bir arkadaşımdı. Benimle aynı takımda oynuyordu. Emniyet müdürü Hayri Bey beni ve Sabri’yi Beşiktaş’a transfer etmek istedi. Ancak hepinizin bildiği o zamanın ekonomik şartları yüzünden transfer olamadık. Ben daha sonra Galatasaray’ın Genç takımına gittim beğenildim ancak ekonomik sıkıntılar yüzünden yine gidemedim. Sabri çok iyi bir orta saha oyuncusuydu. Top tekniği oldukça yüksek, hava hâkimiyeti iyi ve çok iyi ara pas atan iyi bir asistçiydi.
Mustafa ATAY Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi
O dönem futbol camiası nasıl bir birliktelik içindeydi?
Bizim dönemimizde saha içinde maçlar oldukça çekişmeli ve çetin geçerdi. Saha içinde çetin rakiplerdik ama maç bitince bir kahvede bir araya gelirdik ve öyle mükemmel bir dostluk öyle mükemmel bir birliktelik vardı ki tahmin edemezsiniz. Sahada olan rekabet ve yaşanalar sahada kalırdı. Çay içerken öle bir koyu sohbete dalardık ki anlatamam. Böyle bir kardeşlik böyle bir dostluk dünyada yoktu.
Hiç unutamadığınız bir anınızı paylaşırmısınız?
Bir defasında 22 Nisanla maç oynamıştık ve maçı kazanmıştık.Rahmetli kardeşimiz Mustafa yenilgiyi bir türlü kabullenememişti ve maç akşamı yolumu kesmişti.Ama öle baki bir dostluğumuz vardı ki..Unutamadığım Tatlı bir anımdı.
Ayrıca belirtmek istediğim diğer değerli büyüklerimiz ve takım arkadaşlarımızı anmadan geçemeyecem. Bunlardan biri de Vanlı olup uzun süre Hakkâri’de yaşayan takım arkadaşımız rahmetli Kemal OĞUZ. Kendisi bizim için bir Hakkârili sayılırdı. Çok iyi içten unutulmaz dostlarımızdan biriydi geçtiğimiz birkaç yıl önce Van’da geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Allah rahmet etsin İnşallah. Bunlardan diğerleri ise Şevket TUĞAN futbola büyük emek verdi. Hem futbol oynadı hem de yöneticilik yaptı. Bir de esnafımız Kambur Tayyar abi vardı. Hakkâri Gençlik spor takımına büyük destek vermişti. Rabbim hepsinden razı olsun, hepsinin toprağı bol mekânları cennet olsun inşallah.
Hüseyin Ümit(Avukat):Mustafa çocukluk arkadaşımdı ilk orta ve liseyi beraber okuduk. Aynı zamanda o zaman adı 22 Nisan olan takımda beraber futbol oynardık. Kendisi iyi bir futbolcudan öte çok iyi bir Kaleci idi yakışıklı gerek sporcu gerekse dışarıdan harika bir arkadaştı. Kurallara oyan arkadaşlarıyla iyi bir dostluk kuran aydın ve demokrat bir arkadaşımızdı. Beraber liseyi bitirdikten sonra bir kamu kuruluşunda görev aldık 1974 yılında geçirmiş olduğu bir hastalıktan dolayı erken yaşta aramızdan ayrıldı. Kendisi ve ailesi Hakkâri’den çok sevildiği için cenaze törenine binlerce insan katıldı. Eski arkadaşlarımızla bir araya geldiğimizde Mustafa arkadaştan mutlaka bahsederdik.
Mehmet arkadaşım çok nazik kibar beyefendi biriydi temiz giyinen harika bir arkadaşımızdı. Futbol oynarken sonuç ne olursa olsun arkadaşlarını kırmaya, incitmeye özen gösteren bir arkadaşımızdı.
Sabri arkadaşımla uzun yıllar beraber arkadaşlığımız oldu kendisi ve ailesi merkez geçitli köyünden Hakkâri merkeze yerleştiler. Çok temiz ve güzel huylara sahip olan Sabri arkadaşım futbolu çok iyi bilen çok güzel oynadığı için Beşiktaş genç takımla antremanlara bile çıktığı olmuştur.
Rahmi KESKİN
Rahmi KESKİN(Emekli):Öncelikle bana böyle anılarımı ve dostlarıma olan özlemimi tazeleme fırsatı verdiğiniz için Murat TAŞ Ve Necmi GÜLDAL kardeşlerim sizlere teşekkür ederim. Evet, biz Mustafa, Mehmet, Necdet, Hüseyin, Sabri ve diğer arkadaşlar futbolu çok seven bir ekiptik. Hakkâri Gençlik,22 Nisan, Cilo Spor, Şemdinli, Yüksekova spor futbol takımları rekabeti hiç unutulur mu zaten 7,8 takımımız vardı. 118 Jandarma ile oynadığımız maçlar çok heyecanlıydı. Mustafa yılandan çok korkardı ve Yüksekova taraftarları onu korkutup gol yemesi için sürekli maçlara yılan getiriyordu. Mustafa, Mehmet ve Sabri çok neşeli insanlardı. Sürekli şakalaşırdık, kardeş gibiydik ve çok iyi bir dostluğumuz vardı. Hele maç sonraları kahvede ki koyu dostane sohbetlerimiz unutulmaz. Hiç unutamadığım bir anım ise Şemdinli ile deplasmanda oynadığımız bir maç vardı. Sahanın ortası betondu ve ben ayağımı betona çarptım ve ayakkabım ikiye bölünmüştü.
Özgür ERCİK ( Sabri ERCİK ‘ in oğlu):Babamın aktif spor yaşamına şahit olamadım ama bize anlattıkları kadarıyla şunu diyebilirim ki çok iyi bir futbol geçmişi vardı. Sıkı bir Beşiktaş taraftarı olup 1970 li yıllarda futbola baya emek vermiş. O yıllarda futbol oynarken kendileriyle ilgilenen ve Beşiktaş’ta oyuncu ve yönetici olarak hizmet etmiş olan Hakkâri emniyet müdürü onu ve takım arkadaşı Necdet ERDOĞAN’I Beşiktaş’a transfer etmek istemiş. Bizlere her zaman sporun özellikle de futbolun sadece top koşturmak olmadığını, dostluğun, paylaşımın, güvenin, birlik ve beraberliğin göstergesi olduğunu anlatırdı. Daha sonra memuriyet hayatına başladı ve 2007 yılında vefat etti.
Bizlerde Hakkâri Haber tv olarak vefat eden bu değerli ağabeylerimizi bir kez daha rahmetle anar mekânları cennet olur. Bir dahaki yazımızda buluşun çaya dek Allah’a emanet olunuz.
