İstanbul’dan bir gurup genç Diyarbakır’a giderek “Çocuk işçilerle) simit, poğaça satan çocuklara, “Karnım çok aç, param da yok. Bana yardım eder misin? diyerek yardım istiyor. Doğal olarak da çocuklar simit, poğaça ve dürüm ikram ederek kendilerine yakışanı yapıyorlar.
Sosyal deney adı altında tüm bunlar kayıt altına alınıyor ve tüm TV kanallarında ana haber bültenlerinde defalarca yayımlanıyor. Bu durum doğrusu beni çok üzdü. Nedense tüm sosyal deneyler hep Amed, Diyarbakır’da yapılıyor. Ben bu deneyde iyi niyet görmüyorum.
Diyarbakır’lı biri Yozgat, Çanakkale, Sinop veya herhangi bir kente giderek “Param yok, karnım aç, bana yardım eder misiniz” derse elbette oradakiler ceplerindeki son kuruşu da verirler. Bu bir insanlık ve merhamet duygusudur. Sonuçta hepimiz insanız. Sosyal deney adı altında insan onurunu rencide eden böyle bir çalışmayı herkes alkışlasa da bana göre tek kelimeyle bir rezalettir.
Ben bu durumdan şunu çıkartıyorum; Ülkemizde din, dil, ırk, bölge ayrımı devam ediyor. Doğu ve Güneydoğu’ya olan bakış değişmiş değil. Bu bir istismar durumudur, bu bir ayıptır, bu bir insan hakları ihlalidir. Doğuda yaşayan çocuklar silahların gölgesinde, adı konulmamış bir savaşın mağdurları olabilirler.
Çoğunun babası yok, yoksulluk sınırında yaşam mücadelesi veriyorlar. Ayakkabı boyacılığı yaparak, simit satarak ailelerine katkı sunmak için çabalıyorlar. Çocuk her yerde çocuktur. Çocuğun rengi aynıdır. Ama Hakkari ve Diyarbakır’da ağlayan bir çocuğun gözlerinde akan yaşların rengi siyahtır.
Bölgeler arası ayrımcılığı kaldırmalıyız. “Sen nerelisin?” sorusunu kaldırmalıyız. İnsan en değerli varlıktır. Birbirimizi sevmeyi bilmeliyiz. Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan insanların misafirperverliği herkesçe biliniyor. İstanbul’dan biri Hakkari ve Diyarbakır’a gelecek de, aç ve açıkta kalacak ta, yapılan destek bir mucizeymiş gibi gizli kameralarla kayıt altına alınacak da, bunun adına sosyal deney denilecek de… Yapmayın beyler. Bizi bekleyen bunca önemli sorun ve sıkıntı varken sosyal medyanın şeytan kutusuna insan onurunu çiğneyen boş işler stoklamayın.
Dün gece ana haber bülteninde polis kuralları ihlal eden bir sürücüye ceza kesince, sürücü “Seninle uğraşacağım, seni Doğu’ya sürdüreceğim” diye çıkıştı. Yani Doğu ve Güneydoğu Türkiye haritasında hala üvey evlat gibi gözüküyorsa vay halimize…
Sosyal deneye hayır.
Sosyal devlete evet…