Seyahat etmeyi sanırım çoğu kişi sever. Bir yerden diğer bir yere gitmek, oranın tabiat şartlarını bilmek, insanlarını tanımak ve turistik yerlerini görmek ve eğlenmek çoğu kişi için özlenen ve arzu edilen bir durumdur.
İnsanoğlu sosyal bir varlıktır. Hayatını idame etmesi için çalışması gerekmektedir. Geçimini sağladıktan sonra etrafını, çevresini, ilini, yurdunu ve dünyayı gezmek ve oraları da görmek ister. Bu insanın tabiatında olan ve çevresine duyduğu meraktan ileri gelmektedir. Tabii bir de buna ekonomik şartlar da el verecektir.
Seyahat araçları olarak kara, hava ve deniz araçları kullanılır. Özellikle yurdumuzda beş-on yıl öncesine kadar hava araçları yani uçaklar çok lüks araçlar sayılırdı. Uçaklara herkes binemez, ancak ekonomik durumu çok iyi olan ve devletin üst düzey bürokrat ve memurları binebilirdi. Halkın bunlara binmesi hayalden öteye geçmezdi.
Erdoğan Hükümetlerince her İl’e bir havaalanı proje ve yatırımı kapsamında Hakkâri ili içinde Yüksekova’da bir havaalanı yapı projesi hayata geçirildi. Yer araştırılmasından sonra beğenilen yerlerde onbinlerce dönüm arazi alınarak istimlak edildi. Arazi bedelleri ödendi. Bu bedeller ilçeye yatırım olarak kazanıldı kimi arsa sahiplerince.
Daha sonra inşaatı ihaleye çıkarıldı. İnşaat işini alan firma gerekli alt yapı hazırlıklarına başladı. Çalışmalarını büyük bir süratle bitirmek istiyordu. Ama her nedense çalışmalar bir türlü bitirilemiyor, şantiye sahası sık sık ve bazen güpegündüz saldırıya uğruyor ve iş makineleri yakılıyordu.(99 kez saldırıya uğradı) Çalışanlar tehdit ediliyor ve işi bırakılması isteniyordu.
Hâlbuki yapılan bu İl’e yapılan yatırımların belki de en önemlisiydi. Hakkâri halkı üç-dört saatlik Van yolundan kurtulup yanı başında bulunan Yüksekova ilçesine bir saat gibi kısa bir sürede gidecek ve oradan uçağa atladığı gibi aynı gün öğle veya akşam yemeğini Ankara veya İstanbul’da yiyebilecekti.
Hastasını, çocuğunu ve öğrencisini veya işi için bu kısa ve bir o kadar lüks hizmeti ucuz bir ücret mukabilinde gerçekleştirecekti. Ve tabii ki bu Yüksekova halkı, Çukurca halkı ve Şemdinli halkı için de geçerliydi.
Planlanandan daha uzun bir süre (iki yıl gecikmeli) sonunda nihayet Mayıs 2015 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve zamanın Başbakanı Ahmet Davutoğlu tarafından hizmete sokuluyor ve adı da Hakkâri Selahattin Eyyubi Havaalanı olarak konuluyordu.
2016 yılındaki Yüksekova olaylarında dört ay kapalı kalan Selahattin Eyyubi Havaalanı daha sonra süratle toparlanmış ve bir yıl gibi kısa bir sürede 411996 yolcuya hizmet vermiş, 3790 uçak havalanmış ve tonlarca eşya taşınmıştır. İlgi her geçen gün artarak devam edegelmiştir.
Havaalanı Yüksekova’ya apayrı bir hava katmış. Havaalanından ilçe merkezine çift yönlü yol ve hemen girişte bir viyadük Yüksekova’ya renk katmış.
Havaalanında seksen güvenlik görevlisi, çeşitli birimlerde yüz yirmi çalışan ve yirmiye yakın özel taksi çalışanıyla 230 aileye iş kapısı kazandırmış. Her aileden beş nüfus düşünülürse bin insan o havaalanından ekmek yiyor.
Hakkâri ve ilçelerine gelen ve giden çalışan, görevli, asker, polis ve özel işi için çabalayan yüzlerce kişi bu havaalanını kullanarak kısa sürede ve rahat bir şekilde işine, eşine, yerine ve sevdiklerine kavuşuyor.
Şimdilik Yüksekova’dan Ankara ve İstanbul’a kalkan ve Ankara ve İstanbul’dan Yüksekova’ya gelen uçaklar sabah ve öğleden sonra olmak üzere sekiz uçak seferleri yapılmaktadır. Bazen 100 ve bazen de 120 liraya Ankara’ya veya İstanbul’a insanlarımız gönül rahatlığıyla ve lüks uçak konforunda ama otobüs fiyatından bile daha ucuza seyahatlerini gerçekleştirmekte, hastasını bir an önce doktora ve keza bir an önce işine ulaşabilmektedir.
Tüm bunlar Yüksekova’da açılan Hakkâri Selahattin Eyyubi Havaalanının hizmete girmesinden sonra gerçekleşmiş ve gerçekleşmektedir.
Şimdi insan düşünüp taşınıp şu soruyu kendisine soramadan edemiyor.
Bu kadar yararı olan bir hizmeti, insanlara bu kadar faydalı olan bir hizmeti hangi akıl ve hangi izan yıllar yılı köstekledi, sabote etti, yaktı, yıktı ve hizmeti bu kadar geciktirdi.
Gel de geçmişe yanma!
Hizmeti insanlara çok görüp köstekleyenlere lanet okuma…