İlkyazımda eğitimde ilgi üzerinde durdum. Bu konuda çok olumlu dönütler aldığımı belirtmek isterim. Bu beni oldukça mutlu etti.
Bu yazımda karıştırılan iki kavram olan öğretim ve eğitim üzerinde durmak istiyorum. Tanımlarım ve açıklamalarım hep sade olacaktır. Çok da kafa karıştırıcı ve boğucu olmayacaktır. Literatürde yer alan tanımlar yerine basit, anlaşılır ve açık ifadeler kullanacağım. Her iki kavramda başarıyı sağlamak için öğretmen, öğrenci etkileşimi yanında okulun kalitesi, idarecilerin tutumu, kullanılacak araç ve gereçlerin vb. etkisi fazladır.
Öğretim kısaca bilgi öğrenme, eğitim ise davranış öğrenmedir. Her ikisi de hayat boyu devam etmektedir. Ancak bazı noktalarda ise bu iki kavram ayrışmaktadır.
İki kavramın ayrıştığı temel hususlar şunlardır:
- Öğretim, okul hayatı boyunca yoğunlaşırken zamanla azalma eğilimi taşır.
- Eğitim, aile içinde başlayan ve hayat boyu devam eden davranış kazanma kabiliyetidir.
- Öğretim, planlı, programlı olup daha çok olumlu yönde ilerler.
- Eğitimde ise amaç çoğunlukla olumlu davranış kazandırmadır. Ancak yanlış yapıldığında olumsuz davranışlara da sebep olabilmektedir.
Konuya hakimiyeti sağlamak için şu örnekleri de verebilirim.
Öğretim,
Türkçe'den 35 net yapmaktır.
Coğrafya dersinde başarılı olmaktır.
Matematik dersini anlayabilmek ya da anlayamamaktır.
Bir sınavı kazanabilmektir.
Eğitim,
Okullarda ya da Özel Öğretim Kurslarında öğretmen zili çaldığında nöbetçi öğretmen uyarmadan sınıfa geçmektir.
Sınıfta sessizce dersin öğretmenini beklemektir.
Etüt Merkezlerinde ya da Kütüphanelerde ders çalışırken kimsenin uyarmasına gerek kalmadan ve kimsenin hakkına girmeden çalışabilmektir.
Dünya ile tek bağlantısı bir köprü olan şehrine sahip çıkmaktır.
Evine, aşına, sokağına sahip çıkmaktır.
Ortak yaşam alanı olan apartmanların üst katlarından sofra bezi silkelememek ve çaydan kalan demi camdan fırlatmamaktır.
Saygıyı ve sevgiyi esas almaktır.
Derse giren öğretmenin etkili öğretim yöntem ve teknikleri kullanmasıdır.
Hak yememek ve adil olmaktır.
Sokak hayvanlarına sahip çıkmak, el, ayak, kuyruklarına zarar vermemektir.
Trafik kurallarına uymaktır.
Gereksinimi olan insana yardımcı olmak ve onu dışlamamaktır.
Dikkat ederseniz eğitim için verebileceğimiz örneklerin sayısı çok daha fazladır, bu da demek oluyor ki eğitim kişi ve sosyal çevre için vazgeçilmezdir. Kaliteli eğitim toplumdaki düzeni sağlamaya yönelik çalışmalardır. Bunu başaran ülkelerdeki yaşam kalitesi oldukça yüksektir. Ayrıca eğitim seviyesinin yüksek olduğu ülkelerde suç oranları daha düşük ve refah seviyesi ortalamanın üstünde olmaktadır.
Buna göre eğitim seviyesine bağlı refah seviyesinin en yüksek olduğu bazı ülkeler şunlardır:
1.Finlandiya
2.Norveç
3.İsveç
4.İzlanda
5.Danimarka
(BM veriler)
Bu listenin yanında eğitim seviyesinin düşük olduğu ülkelerde ise refah seviyesi oldukça düşüktür.
İşte o ülkeler:
1.Liberya
2.Burundi
3.Demokratik Kongo Cumhuriyeti
4.Nijer
5.Malavi
(BM verileri)
Güzel bir yaşamı hayal edin. Düşüncede zengin olun. Bizler bunu hak ediyoruz.
Ne demiş Albert EİNSTEİN
"Eğitim, gerçeklerin öğretilmesi değildir. Düşünmek için aklın eğitilmesidir."
